Bugün şike soruşturması ve Türkiye'de futbolun geleceğiyle ilgili enteresan işler oldu. Günün en önemli gelişmesi, hiç şüphesiz ki TFF Başkanı Mehmet Ali Aydınlar tarafından Süper Kupa maçının ertelenmesiyle ilgili yapılan açıklama oldu. Doğru bir karar. Çok kısa bir süre önce "Süper Kupa maçı oynanacak, lig de zamanında başlayacak" şeklinde "zamansız ve yersiz" bir açıklama yapmıştı oysaki Mehmet Ali Aydınlar... Bugün, gelecek belgelerin ışığında ligin başlamasının da sarkabileceğini belirterek bir nevi U dönüşü yapmış oldu. Öyle ya da böyle doğruyu bulması güzel.
Bu doğruların bulunmasındaki (en azından doğruların bulunma sürecinin hızlanmasında) en önemli etkenlerden biri de hiç şüphesiz ki Lütfi Arıboğan'ın dün UEFA yetkilileriyle yaptığı toplantı ve toplantı sonrası UEFA tarafından yapılan açıklamaydı. Aslında TFF yetkilileri de dahil birçok kişi bu açıklamayı "doğru yoldayız, UEFA da bizi destekliyor" şeklinde yorumlasalar da, durum aslında sanıldığından da ciddiydi. UEFA, açıklamada "TFF'nin gerekeni en hızlı şekilde yapacağına olan inancından" bahsetmişti açık bir şekilde. Bu, bir destekten çok, "artık elinizi çabuk tutun kardeşim" mesajıydı ve bu mesaj da aslında gayet net alındı. Sadece kamuoyuna böyle yansıtılmadı. Görüşme esnasında da muhtemelen Lütfi Arıboğan'a "Artık bir karar almanız lazım. Hiçbir şey olmamış gibi davranamazsınız" uyarısı yapılmıştır diye tahmin ediyorum.
TFF'nin bugünkü kararlarının ardından Fenerbahçe cephesinde de doğal olarak bazı hareketlenmeler oldu. Kulüpten birtakım açıklamalar yapıldı. Ardından kulüp yöneticileri TFF'yi ziyaret etti vs. Tabii ki süreç hakkında bilgi sahibi olmak istiyorlar. Ancak Fenerbahçe'den yapılan açıklama, biraz daha soğukkanlı olmalıydı diyebilirim. Unutulan bir şey var. Süper Kupa'nın ertelenmesi ve liglerin geç başlaması demek, asla Fenerbahçe'nin ya da Beşiktaş'ın suçlu bulunduğu anlamına gelmiyor. Aksine, daha sonra ortaya çıkacak ve durumu daha da çıkmaza sürükleme potansiyeli taşıyan gelişmelere karşı şu dönemde en iyi alternatif bu organizasyonları ertelemek olacaktır. Bunu daha önce de yazmıştım burada. Ve hatta birçok kişi de defalarca üzerinde durdu. Lig normal zamanında başlasa ve Fenerbahçe'nin suçlu olduğu 8-10 hafta sonra ortaya çıksa ne olacak? Fenerbahçe (ya da suçlu bulunan hangi kulüp olursa) boşuna bir sene kaybetmiş olmayacak mı? Eğer bir karar alınacaksa doğru düzgün bilgiler ışığında, adam akıllı yorumlanarak alınmalı. Belgelerin yarından itibaren TFF'yle paylaşılacak olması çok doğru bir hareket. Zaman geçtikçe sürece zarar geliyordu. Daha fazla gecikilmemesi iyi olmuş.
Günün ilginç gelişmelerinden bir diğeri ise İbrahim Akın'la alakalı. İbrahim Akın, tüm suçlamaları kabul ettiği ifadesini bugün reddetmiş. "Şike yapmamıştım. Tutuklanmayacağımı söyledikleri için suçlamaları kabul ettim" minvalinde bir şeyler söylemiş. Hakikaten ilginç. "Ben dolandırıcılık yapmadım ama hapse girmemek için dolandırıcılık yaptım" demiş resmen. Aferin İbrahim'e :)
0 yorum:
Yorum Gönder