Uzun uzadıya yazacak, bir tarafı haklı çıkarmaya çalışacak ya da “ne çirkin görüntüler bunlar” diyip işin içinden çıkacak değilim. Ama sessiz, tepkisiz kalmak da bireysel olarak tercih edilebilir bir şey olsa da bir futbol blogu için öyle olmamalı.
Bursaspor taraftarı zaten bilenmiş, Diyarbakırspor maçını biliyoruz, Trabzonspor maçını biliyoruz, daha önceki Beşiktaş maçlarını biliyoruz, “Ermeni ….ler Beşiktaş’ı sevenler” diye bağırabilecek kadar ırkçılaştıklarını. Bunlara bakarak olayların sorumlusunu Bursaspor taraftarı olarak belirleyip işin içinden çıkabiliriz. Ya da stadın içinde adam öldüren, Trabzon’da kahve basan, vapurları yakan yıkan, “polisin arkasına sığınıp taş atıyorlar ama yüzyüze gelince nasıl dövdük …..leri” zihniyetine sahip olabilen Beşiktaş taraftarını mı aklayacağız peki? Peki bütün sorumluluğu Beşiktaş taraftarının üzerine yıksak?
Bu iş böyle çözülür mü? Yani “taraftar” üzerinden bu meseleyi çözmek mümkün mü? Değil gibi görünüyor. Önce taraftarları çok önemli olduklarına ve kulübün haklarını koruma konusunda birincil görevin onlara düştüğüne inandır; sonra sınırları aşmasından şikayetçi ol. Önce onlara stadlarda istedikleri kadar küfür etme, taciz etme, saldırganlık yapma, olay çıkartma ve stad dışında adam bıçaklama, rakip takım seyircisini dövme, bıçaklar, sopalar ile sokaklarda dolaşma hakkını tanı; daha sonra onların suç işlediğini açıklayıp, bu konularla ilgili yasa çıkaracağını anlatıp bütün halkı oyala.
90’ların başı… Sen soktun bu adamları stadlara. Sen dedin tribünün kontrolü sende. Sen dedin istediğini yap. Devlet ve kulüp yöneticileri… Siz birleştiniz ve dediniz ki git deplasmanlara; evlerin, dükkanların camını çerçevesini indirin. Sokakta yürüyen kızları taciz edin. Denizde takalarla birbirinizi kovalayın, kulak kesin. Kahvehaneleri basın. Benzincileri yağmalayın. Kendin yaratıyorsun canavarı, sonra bu nasıl olur diye soruyorsun?
Evren Paşa’nın çocukları… Devlet ve kulüp yöneticileri… Sağ-sol kavgasının yerini başka türlü kavgaların alması için kıçlarını yırtan adamlar… Çözmeye de niyetli değilsiniz bu durumu. Yasa falan diyerek şeker dağıtıyorsunuz, bunun çözümü için fikir üretenlere. Her gün yasa çıkıyor memlekette hem de oylamaya bile gitmeyen milletvekillerinin oylarıyla. Sporda şiddet yasası(SPOR MÜSABAKALARINDA ŞİDDET VE DÜZENSİZLİĞİN ÖNLENMESİNE yönelik yasa) 2 senedir niye çıkamıyor?
Emniyet! Siz de istemiyorsunuz bu olayların son bulmasını. O kadar sopa ve bıçak bulduğun taraftar otobüsünü niye Bursa sınırlarının dışına çıkarırsın yoksa? O kaza. Peki İstanbul girişinde aynı otobüslerden yine bıçak ve sopalar çıkıyorsa o adamları Dolmabahçe’ye kadar nasıl sokarsın? E o adamlar Dolmabahçe’ye kadar gidiyorlar anormal olmuyor da orada adam bıçaklanınca, dört tane yaralı olunca(birinin durumu ağırmış, şifa dileriz) mı yadırgıyorsun? Biber gazına ve copuna mı güveniyorsun?
İki gün önce yine aynı semtin başka taraflarında öğrenciye yaptığın muameleyi, taraftarlara niye yapamıyorsun? Emniyete götürülen taraftar bir gün sonra senle kanka olarak çıkacağından eminken; emniyete giren öğrenci oradan bir gün sonra ömür boyu taşıyacağı bir izle çıkabileceğini hesaplıyor. “Cop kapmak” eğlencelerinizi mi anlatalım. Tribünde polisin copunu kapıp polis döven adam, başına hiçbir şey gelmeyeceğini biliyor. Ben kazara yere düşmüş bir polis copunu alayım 1 Mayıslardan birinde; öleceğimden eminim.
Kimse bu işi düzeltmek istemiyor. Çünkü sistem böyle işliyor. Vicdansız, ahlaksız. Ama içinde vicdan kırıntısı kalmış bazı insanlar adına; dün kafasında dolu bira şişesi patlamış ve 26 dikişe maruz kalmış ayrıca o yara izlerini ömür boyu taşıyacağı doktor tarafından söylenen Beşiktaşlı hanım taraftara geçmiş olsun dileklerimizi sunalım. O, ömür boyu taşıyacağı izden dolayı artık evlenmesinin bile imkansız olduğunu düşünürken; bazıları şimdiden ligin ikinci yarısında oynanacak Trabzonspor-Bursaspor maçından önce nasıl hazırlanacaklarını, nerde düşmanı kıstıracaklarını, sustalı mı kelebek mi taşıyacaklarını hesaplasınlar. Emniyet de çevre ilçe emniyetlerinden biber gazı desteğini şimdiden istesin…
0 yorum:
Yorum Gönder