Kağıt üstünde ligin en iyi
kadrolarından birine sahip olan Gaziantepsor, yaralı Fenerbahçe'yi
ağırladı. Maç öncesi tahminlerimiz Fenerbahçe için 1 puanın
da iyi sayılabileceği yönündeydi. Bunun da çok fazla nedeni
vardı. Orduspor ile oynanan maçta ışık vermeyen Fenerbahçe,
alternatifi olmayan 3 oyuncudan 2'sinin(Gökhan ve Emre) eksik olduğu
Fenerbahçe, savunmada direkt oynayabilecek ve derinlik yaratabilecek
2 oyuncudan(Serdar ve Orhan) mahrum Fenerbahçe, şike soruşturması
nedeniyle üzerlerinde sürekli bir baskı hisseden ve hissetmeye
devam edecek olan bir Fenerbahçe olacaktı sahada.
Maç öncesi konuşmalarımızda
sürekli olarak Ivan ve Olcan'ın kullandığı kanadı,
Fenerbahçe'nin savunmakta zorluk çekeceği üzerinde durmuştuk.
Öyle de oldu. Ivan pek başarılı olamasa da Olcan çok etkiliydi
ilk yarı...
Fenerbahçe maça hiç de kötü
başlamadı aslında. İsteklilerdi, hırslılardı ve disiplinli
oynuyorlardı. İlk 6 dakikada 1-2 pozisyon da yakaladı sarı –
lacivertli takım. Daha sonra Gaziantep oyunu eşitledi. Özellikle
Olcan'ın etkili oyunu, takımının kendisine gelmesine yardımcı
oldu.
Oyun 0-0 iken, Fenerbahçe'nin
yakaladığı pozisyonda -işte o pozisyon- hakem penaltı noktasını
göstermeyince; zaten sinirleri yıpranmış olan takım oyundan
soğudu bir anda. Alex itirazdan kart gördü, Antep bir net pozisyon
harcadı, bir tane penaltı pozisyonları güme gitti derken Olcan'ın
duran toptan bulduğu müthiş golle 1-0 geriye düştü Fenerbahçe.
Ben bu moral düşüklüğüyle
birlikte Fenerbahçe'nin çözülebileceğini düşünmüştüm.
Mehmet Topuz da sakatlanıp oyundan çıkmak zorunda kalınca maça
dair umutlarımı yitirmek üzereydim. Alex'in olduğu her yerde
umudun da var olduğunu unutma terbiyesizliğini yapmışım meğer.
Kaptan kişisel herhangi bir beceri göstermeden attığı gol ile
beraberliği sağladı ve maç tekrar başladı. İlk yarının
sonlarında Yobo'nun saçma sapan hatasıyla oluşan pozisyonda
Wagner golü atabilseydi; bu akşam çok başka şeyler hissedip,
konuşabilirdik o da ayrı.
Mehmet Topuz – Uğur Boral
değişikliği insanlara, anlamakta zorluk çektikleri bir an
yaşatmış olabilir. Ben de değişikliği görünce aklıma başka
şeyler getirmiştim. Caner'in sol içe çekileceğini, Uğur'un sol
açık oynayacağını, Semih'in sağ açığa geleceğini bile
hesapladım. Aykut Kocaman ise muhtemelen daha önce çalıştırdığı
bir şeyi denemiş ve verim almıştı. Uğur Boral top kullanma
meziyetleri olarak sağ kanat oynayabilecek Dia, Stoch ya da
Sezer'den üstün değil elbette ama savunma yetenekleri açısından
hepsinden bir gömlek üstün. Ivan'ın etkili olabilmesinin önüne
geçme düşüncesiyle yapılmış olan bu hamle işe yaradı. Hocaya
teşekkür etmek lazım bu hususta...
İkinci yarıda ise Olcan'ın sakatlığı
onun oynamasına izin vermeyince, Tolunay Kafkas da oyuna Sosa'yı
almak durumunda kaldı. Sosa'yı almak bir yabancıyı da oyundan
çıkarmak anlamına gelecekti. Sahanın en kötüsü Wagner'den yana
kullandı hoca tercihini ama Wagner'in yerine orta sahada hücuma
yönelik bir oyuncu koyamayınca ve Bekir Ozan'ı alınca,
Gaziantepspor'un oyunu da başka bir hale bürünmüş oldu.
Bundan faydalanan Fenerbahçe, kaptanla
golü buldu ve üstünlüğü ele geçirdi. Fenerbahçe'nin geçen
senenin ikinci yarısından beri yaptığı en iyi şey, skoru
korumaktı zaten. Semih – Bienvenu değişikliği ile birlikte
Fenerbahçe 4-3-3'e geçti. Caner sol içe çekildi, Alex ilerde
kaldı, Bienvenu sol açığa geçti. Disiplin, dayanışma, mücadele
üst düzeydeydi artık. Bienvenu'ya yapılan hareket sonucunda
kazanılan penaltıyı Alex kaçırdı ama Fenerbahçe'nin bu maçı
kazanacağı belli gibiydi. Nitekim soldan Ziegler ortaladı,
Bienvenu kafayla farkı 2'ye çıkardı ve maç o anda bitti.
Maçla ilgili söylememiz gereken
şaşırtıcı hadiseler var. Sahanın yıldızı Caner'di. Sosyal
paylaşım sitelerinden görüyorum yine acımasızca eleştiriliyor
kendisi ama daha ne yapabilirdi ki. Top yaptı, top kaptı, bindirdi,
ver-kaç yaptı, çalım attı, depar attı... Bence sahanın en
iyisiydi. Yine Bilica da hatasız oynadı. Bu da şaşırtıcı.
Kısacası takım birbirine kenetlenmiş ve herkes birbirinin açığını
kapatmak için olağanca gücüyle mücadele ediyor. Takımı böyle
görmek de biz taraftarlarını sevindiriyor...
0 yorum:
Yorum Gönder