Galatasaray, uzun bir aradan sonra lige mağlubiyetle başladı. Ben, bir taraftar olarak bu başarısızlığı kesinlikle Rijkaard'a fatura edemem. Olay tamamen yönetimin sünepe transfer politikası yüzünden bu boyutlara vardı.Teknik taktik olarak konuşacak çok da fazla şey yok. Hemen hemen herkes Galatasaray'da sorunların nerelerde olduğunu biliyor. Bu maçı hiç izlememiş bir insan bile bu maçın yorumunu yazabilir. Sorunlar gün gibi açık çünkü. İki kere iki eşittir dört çünkü...
Bu sezon muhtemelen küme düşmemeye oynayacak olan Sivasspor bile transferi Ağustos'a sarkıtmadan bitirmiş, takım tam kadro birlikte sezon hazırlıklarını yürütmüş, uyum sağlanmış. Koskoca Galatasaray'ın başkanıysa halen ince eleyip sık dokumaktan bahsediyor. Önce 5 oyuncu alacaklarını söylerken sonra bu 5'in içine Kewell'ı da dahil ediyor. Daha sonra ise geriye kalan 3 transfere de kesik atıp 1 ya da 2 oyuncu alabiliriz diyor. Aman, lütfen alın sayın başkan. O 1 veya 2 de muhtemelen 1'den ibaret olacak. Çünkü Galatasaray'da iş bitiricilik yok. Evet, tutumlu davranmak, parayı saçmamak lazım. Ancak üçün beşin hesabını yapıp da önümüzdeki sezon da Şampiyonlar Ligi'ne gidememek, o gelirlerden olmak aymazlıktan başka bir şey değil. Şu tabloyla sezon sonu ilk 2 hayal ama umarım ki yanılırım.
Rijkaard'a suç bulamam demiştim. Çünkü eminim o da istemiyor bu maça Ayhan'la, Sarp'la çıkmayı. Ya da o da istemiyor Emre Çolak'ı böylesi zor bir deplasmanda böyle kasapların arasına atmayı. Ama kadro buna elveriyor en fazla. Transfer için muhakkak çok geç kalındı ancak Pazartesi'den tezi yok, takıma katılacak yeni transferler açıklanmalıdır. Bu işin sonu şarampoldür yoksa. Otobüs şarampole giderken içindeki herkesi götürür. Arada en azından yaşlar da yanmasın.
Sivasspor'dan kısaca bahsedelim. Dengeli bir kadro oluşmuş. Savunmadaki transferleri Ivanovs'u beğendim. Sorumluluk alan, lider karakterli bir oyuncu. Kalecileri Ramovic de fena bir görüntü vermedi. Ayrıca maçı neredeyse tek başına sürükleyen Ceyhun'u da es geçmemek gerek. Hoş, Ceyhun'un huyudur yeni takımıyla ilk maçlarında coşmak. 3-4 maç daha böyle gider, sonra yine bir şekilde hevesi kaçar, kadro dışı kalır falan filan. Keşke devamlılık sağlayabilse. Ayrıca Sivasspor'un başında kim olursa olsun bu Cihan Yılmaz'ı kesmemesi lazım. Çok etkili bir oyuncu. Eli ayağı da düzgün. Çok nizami bir oyun tarzı var. Mehmet Nas da takıma cuk oturmuş diyebiliriz. Yine de sezonun genelinde işleri zor olacak. Bu akşamki maç, onları rehavete sokmamalı.
Bahsetmeye gerek yok demiştim ama kısaca geçmeden edemeyeceğim. Bu takımın kalesine küçük gelen Aykut, kafasında Galatasaray'ı bitirmiş ve aklı bir karış havada olan Servet, bugün takımın iyilerinden olmasına rağmen Ayhan (ki takımın iyilerinde olması, durumun vahametini gözler önüne seriyor aslında), tüm iyi niyetiyle çalışan ancak yet(e)meyen Mustafa Sarp gibi oyuncular bu takımın oyuncuları değiller. Mehmet Batdal çevikleşip çabuklaşmalı. Baros idman eksiğini gidermeli. Kewell yalnız bırakılmamalı. Arda'nın yükü paylaşılmalı. Yeni transfer gelene kadar Musa Çağıran'dan da faydalanmalı. Barış kesinlikle ve kesinlikle kurtarıcı muamelesi görmemeli. Emre Çolak duran top kullanmamalı, eğer bu maçta kullandıkları taktik icabıysa o taktik derhal değiştirilmeli. Ayrıca Emre Çolak yaşına uygun fiziğe ulaşmalı.
-meli... -malı...
Galatasaray'da yapılacak işler çok. Bakalım önümüzdeki günler ne getirecek. Çok kızdım bu akşamki duruma ancak umudumu da yitirmek istemiyorum. Yitirmeyeceğim.
0 yorum:
Yorum Gönder