80'lerde ve 90'larda özellikle üç büyükler diye tabir ettiğimiz takımlarımızda sıklıkla gördüğümüz bir tabloydu bu. Sonraları anadolu takımlarında da zaman zaman rastlamışlığımız vardır.
Üst üste alınmış birkaç kötü sonuç ve taraftarın tepkileri sonucunda iyice özgüven kıyımına uğrayan futbolcuları kendilerine getirmek, az bir şey olsun yüzlerinin gülmesini sağlamak için taraftarın yaptığı bir kadirşinaslık olarak niteleyebiliriz. İdmana gelen 15-20 kişilik taraftar grubu, bir elinde baklava sinisi, diğer elinde bir buket çiçekle, takımın kaptanına yanaşır, siniden parmakladığı bir diki baklavayı da kendi elcağızlarıyla tuttuğu takımın oyuncusunun ağzına ekleştiriverirdi. İnanılmaz keyifli bir ritüeldi. Hani ertesi gün gazetede olayın fotoğraflarını görünce benim bile moralim düzelir, "oh be nihayet takımın taraftarla arası düzeldi" diye içimi rahatlatırdım. Bu tarz günlerde türk futbolcuları kendi içlerinde bir nevi bayram yaşar, yabancılar da olan biteni kavrayamamanın verdiği şaşkınlık ve baklavanın tadının verdiği mayhoşlukla siniye ardı ardına hamleler yaparlardı. Tesirli miydi peki bunlar? Hakikaten, bu baklava mevzusunun ardından birkaç hafta seri galibiyetler alınmışlığı da vardır. Etkisine inanıyorum ben şahsen.
Tabii taraftarın işi gücü yok, Baklava çiçek getirecek futbolculara. Yok öyle bir şey. Bu tarz organizasyonlar, muhtemelen yöneticilerin başının altından çıkma, Birkaç gönüllü taraftarın cebine 3-5 kuruş koyup, "bak olm koskoca gs/fb/bjk kaptanın ağzına vereceksin kendi ellerinle" gazlamaları sayesinde oluşan güzelliklerden başka bir şey değildi.
Not: Yukarıdaki fotoğraf, Ödemiş Bld. Spor idmanından bir görüntüdür.
Üst üste alınmış birkaç kötü sonuç ve taraftarın tepkileri sonucunda iyice özgüven kıyımına uğrayan futbolcuları kendilerine getirmek, az bir şey olsun yüzlerinin gülmesini sağlamak için taraftarın yaptığı bir kadirşinaslık olarak niteleyebiliriz. İdmana gelen 15-20 kişilik taraftar grubu, bir elinde baklava sinisi, diğer elinde bir buket çiçekle, takımın kaptanına yanaşır, siniden parmakladığı bir diki baklavayı da kendi elcağızlarıyla tuttuğu takımın oyuncusunun ağzına ekleştiriverirdi. İnanılmaz keyifli bir ritüeldi. Hani ertesi gün gazetede olayın fotoğraflarını görünce benim bile moralim düzelir, "oh be nihayet takımın taraftarla arası düzeldi" diye içimi rahatlatırdım. Bu tarz günlerde türk futbolcuları kendi içlerinde bir nevi bayram yaşar, yabancılar da olan biteni kavrayamamanın verdiği şaşkınlık ve baklavanın tadının verdiği mayhoşlukla siniye ardı ardına hamleler yaparlardı. Tesirli miydi peki bunlar? Hakikaten, bu baklava mevzusunun ardından birkaç hafta seri galibiyetler alınmışlığı da vardır. Etkisine inanıyorum ben şahsen.
Tabii taraftarın işi gücü yok, Baklava çiçek getirecek futbolculara. Yok öyle bir şey. Bu tarz organizasyonlar, muhtemelen yöneticilerin başının altından çıkma, Birkaç gönüllü taraftarın cebine 3-5 kuruş koyup, "bak olm koskoca gs/fb/bjk kaptanın ağzına vereceksin kendi ellerinle" gazlamaları sayesinde oluşan güzelliklerden başka bir şey değildi.
Not: Yukarıdaki fotoğraf, Ödemiş Bld. Spor idmanından bir görüntüdür.
0 yorum:
Yorum Gönder