Ligin ilk maçı olduğunu ve sıcak havayı da düşünürsek tempolu diyebileceğimiz bir maç izledik. 90 dakikadaki 5 gol ve skorun bir türlü kopmaması, heyecanlı ve zevkli bir mücadeleye sebep oldu. Ancak maçla alakalı ayrıntılı yoruma geçmeden önce federasyona söylenmesi gereken tek bir cümle var: Bu mevsinde (hele ki Gaziantep gibi bir yerde) bu saatte maç oynatılmaz. İlk yarıda Keita'nın geçirdiği rahatsızlığı gördük. Hoş, bir darbe neticesinde yaşandı bunlar ancak pekala koşarken de başına gelebilirdi. Sırf naklen yayın saatleri gecikmesin diye insanların sağlığını riske etmek kesinlikle cinayet teşebbüsü.
Maça geçelim tekrar. Önce evsahibinden başlayalım. Gaziantepspor'u beğendim ben bu akşam. Jose Couceiro dişli bir takım yaratmış. Zaten geçen sezondan kalma bir iskelet vardı ancak arada gerçekleşen ufak tefek 1-2 değişiklik de yaramış Antep'e. Ben en çok ilk golün sahibi Julio Cesar'ı ve bir türlü patlayamayan yetenek Olcan'ı beğendim. Cesar, kesinlikle lige kalite katacak bir futbolcu. Zaten uzun mesafeden çıkardığı ve golle sonuçlanan şutu bile bir şeyleri göstermek için kafi. Yeter ki bu oyuncunun kafası rahat olsun. Çok maç kazandırır Gaziantep'e. Savunmada Bekir'in boşluğunu dolduramamışlar. Buna karşın, Bekir olsaydı Galatasaray bugün 3 gol atamaz mıydı? Atardı tabii ki ama yine de yeri tam hakkıyla dolmuş değil. Yine de Deumi epey toparlıyor savunmayı. Orta saha ise gayet dirençli. Zaten Couceiro da sistemi solda oynayan Olcan'ın üzerine yüklemiş. Daha çok soldan gelmeye çalışıyorlar.
Galatasaray'a geçecek olursak, bugün kendini çok da yormadan oynamaya çalıştığını söyleyebiliriz sarı kırmızılıların. Leo Franco'yu beğendim ilk olarak. Çok önemli birkaç pozisyonda oldukça başarılıydı. Yediği gollerde hatasını göremedim. Savunma en çok aksayan yer. Özellikle Sabri yine sırıttı diyebiliriz. Ki tüm bu hatalarının karşılığını bir penaltı yaptırarak aldı. Gökhan-Servet ikilisi gün geçtikçe alışıyor birbirine. Orta sahayı daha sert bekliyordum ancak bugün yine de durumu idare ettiler diyebilirim. Özellikle Mustafa Sarp son dakikaya kadar enerjisini taze tutarak takımı rahatlatan hareketler yaptı. Arda yine aynı Arda. Hem attığı gol, hem attırdıklarıyla maçı domine etti. Kaptan olarak da başarılıydı. Zaman zaman gerilen sinirleri yatıştırmayı iyi becerdi. İleri üçlü bugün biraz daha tutuktu önceki maçlara göre. En çok Baros verimli oldu diyebiliriz. İlk dakikalardaki asistiyle oyunu rahatlatan adam oldu. Aydın Netanya maçındaki gibi olmasa da geçen sezondan daha diri ve etkili olduğu kesin. Keita da tabii ki alışma evresinde. Zamanla daha yararlı olacaktır. İlk yarıda dilinin boğazına kaçtığı anlarda hepimizin yüreğini ağzına geçirdi ancak neyseki korkulan olmadı. Takımla daha fazla maça çıktıkça seriliğini daha somut bir şekilde ortaya koyacak gibi. Nonda kaldığı yerden devam ediyor gollere. Bu sene Baros'un yükünü oldukça hafifletecek gibi.
Netice olarak güzel maçtı. Sezon başı olması sebebiyle ancak bu kadar olurdu diyelim. Takım bir arada oynadıkça ve maçlara da tam kadro çıktıkça daha da iyi olacak her şey.
Maça geçelim tekrar. Önce evsahibinden başlayalım. Gaziantepspor'u beğendim ben bu akşam. Jose Couceiro dişli bir takım yaratmış. Zaten geçen sezondan kalma bir iskelet vardı ancak arada gerçekleşen ufak tefek 1-2 değişiklik de yaramış Antep'e. Ben en çok ilk golün sahibi Julio Cesar'ı ve bir türlü patlayamayan yetenek Olcan'ı beğendim. Cesar, kesinlikle lige kalite katacak bir futbolcu. Zaten uzun mesafeden çıkardığı ve golle sonuçlanan şutu bile bir şeyleri göstermek için kafi. Yeter ki bu oyuncunun kafası rahat olsun. Çok maç kazandırır Gaziantep'e. Savunmada Bekir'in boşluğunu dolduramamışlar. Buna karşın, Bekir olsaydı Galatasaray bugün 3 gol atamaz mıydı? Atardı tabii ki ama yine de yeri tam hakkıyla dolmuş değil. Yine de Deumi epey toparlıyor savunmayı. Orta saha ise gayet dirençli. Zaten Couceiro da sistemi solda oynayan Olcan'ın üzerine yüklemiş. Daha çok soldan gelmeye çalışıyorlar.
Galatasaray'a geçecek olursak, bugün kendini çok da yormadan oynamaya çalıştığını söyleyebiliriz sarı kırmızılıların. Leo Franco'yu beğendim ilk olarak. Çok önemli birkaç pozisyonda oldukça başarılıydı. Yediği gollerde hatasını göremedim. Savunma en çok aksayan yer. Özellikle Sabri yine sırıttı diyebiliriz. Ki tüm bu hatalarının karşılığını bir penaltı yaptırarak aldı. Gökhan-Servet ikilisi gün geçtikçe alışıyor birbirine. Orta sahayı daha sert bekliyordum ancak bugün yine de durumu idare ettiler diyebilirim. Özellikle Mustafa Sarp son dakikaya kadar enerjisini taze tutarak takımı rahatlatan hareketler yaptı. Arda yine aynı Arda. Hem attığı gol, hem attırdıklarıyla maçı domine etti. Kaptan olarak da başarılıydı. Zaman zaman gerilen sinirleri yatıştırmayı iyi becerdi. İleri üçlü bugün biraz daha tutuktu önceki maçlara göre. En çok Baros verimli oldu diyebiliriz. İlk dakikalardaki asistiyle oyunu rahatlatan adam oldu. Aydın Netanya maçındaki gibi olmasa da geçen sezondan daha diri ve etkili olduğu kesin. Keita da tabii ki alışma evresinde. Zamanla daha yararlı olacaktır. İlk yarıda dilinin boğazına kaçtığı anlarda hepimizin yüreğini ağzına geçirdi ancak neyseki korkulan olmadı. Takımla daha fazla maça çıktıkça seriliğini daha somut bir şekilde ortaya koyacak gibi. Nonda kaldığı yerden devam ediyor gollere. Bu sene Baros'un yükünü oldukça hafifletecek gibi.
Netice olarak güzel maçtı. Sezon başı olması sebebiyle ancak bu kadar olurdu diyelim. Takım bir arada oynadıkça ve maçlara da tam kadro çıktıkça daha da iyi olacak her şey.
0 yorum:
Yorum Gönder