Asla berabere bitmeyecek, asla golsüz bitmeyecek maçlar vardır. İşte bu da o maçlardan birisiydi aslında. Sürekli bir tempo vardı sahada. Tabii çok da net pozisyonlar... Ancak bu maç hem olmayacak şekilde berabere bitti, hem de sadece iki gol izleyebildik.
Peki neden?
Nedenini Beşiktaş taraftarının tezahüratlarında bulabiliriz: Futbolun katili Türk hakemleri... Hoş, Beşiktaş taraftarı normal olarak kendi canları yandığında dile getirdiler bu gerçeği. Oysa o dakikaya kadar hakem Karabükspor'u katletmekle meşguldü.
Bugün, sahadaki hakemler, tamamıyla hem futbolun hem de futboldan aldığımız zevkin katili oldular. Biri ilk yarıda, diğeri ikinci yarıda olmak üzere Emmanuel Emenike'ye yapılan iki çok net penaltı var. Hani derler ya, hakemlere ders diye gösterilir diye... İşte aynen öyle pozisyonlar. Birinde İbrahim Toraman indiriyor yere, diğerinde Hakan Arıkan... Bunları vermeyen hakem, hiç boşuna zamanını harcamasın bu işi yapmak için. Bir de Beşiktaş'ın penaltısı ve verilmeyen golü var tabii. Aynı hakem, yani Mustafa Kamil Abitoğlu, Simao'nun ceza sahasında yere indirilişini ceza sahası dışında diye yorumlayarak ve Hugo Almeida'nın buz gibi golünü vermeyerek bu kez Beşiktaş'ın canını yaktı. Tabii özellikle de İbrahim Toraman'ın görmesi gereken bir de kırmızı kartı es geçmeyelim. Kısaca rezaletti hakem. İki taraf açısından da...
Takımlardan önce hakemi değerlendirdik. Elde değil tabii. Bir hakem bir maçın önüne ancak bu kadar geçebilirdi. Gelelim takımlara. Beşiktaş'ta Guti'nin eksikliği fazlasıyla hissedildi. Karabükspor'un alan daraltıp paslaşmayı engelleyen etkili orta saha presi karşısında Guti tam bir çilingir rolü üstlenebilirdi. Orta saha göbeğinde Ernst-Fernandes ikilisini denedi Schuster. Kağıt üzerinde etkili bir ikili ancak realitede olay çok farklıydı. Ernst Türkiye'ye geldiğin günden bu yana en etkisiz ve en kötü futbolunu oynadı. Birçok pas hatası yaptı. Bu durum kendisinin suçu değil. Beşiktaşlı olsam asla Ernst'e kızmazdım. Adamı en formda zamanında kesip körelten Schuster'de aramak lazım bu düşüşün nedenini. Fernandes de kupa maçındaki görüntüsünde uzaktı. Belki Ernst-Necip ikilisiyle başlansa daha doğru olabilirdi. En azından takımın direnci artardı.
Nobre, forvet arkası olarak gayet iyi gidiyor aslen. Bugün de çok hırslı ve etkiliydi. Ah bir de o kadar para almasa :) Çok önemli goller kaçırdı ancak çok güzel de pozisyonlar hazırladı arkadaşlarına. Kanatlara top bile dağıttı yani... Düşünün, o derece gereklerini yerine getirdi pozisyonunun. Tabii önünde Bobo olsa işler değişirdi bana kalırsa. Almeida çok etkisiz kaldı.
Hilbert-Ekrem ikilisi yine çok hareketli ve istekli ancak hafta içindeki maç kadar etkili değillerdi. Tabii Seriç'in iyi savunması kadar, Hilbert'in bazı yanlış seçimleri de bu durumda etkiliydi.
Savunmada ise İbrahim Toraman çok zorlandı Emenike karşısında. Bugün bir kırmızıyla atılması gerekiyordu. Ancak her ne hikmetse bir sarı kartla yırttı resmen. Sivok da Toraman'ın kademesine girmekte zorlandı çok kez. Özellikle golde bu ikilinin bir akıl tutulması yaşadığını gördük. Emenike'yi ikisi de almamıştı ve göbekten çok rahatça delindiler.
Karabükspor'a gelecek olursak, Yücel İldiz'in yine cesur bir anlayışla takımını sahaya çıkardığını çok rahat bir şekilde söyleyebiliriz. Yücel Hoca, dörtlü savunmanın önüne Birol-Hakan Söyler ikilisini, onların önüne de sağda İlhan Parlak, ortada Hakan Özmert, solda ise Bülent Kocabey'den oluşan üçlüyü yerleştirmişti. Orta alanda Hakan Özmert savunmada sık sık arkasındaki ikiliye yardım etti. Yani savunmadayken diziliş 4-2-3-1'den 4-3-2-1'e döndü diyebiliriz. Orta alanda çok başarılı bir şekilde alan daralttılar ve rakibe pas imkanı tanımadılar. Kendileri ise özellikle tek pasla çıktıkları anlarda çok etkiliydiler. Birol da iki Hakan da topla arası iyi olan oyuncular. O sebeple top yapmakta hiç zorlanmadı Karabükspor.
Kanatlara bakacak olursak, Bülent Kocabey'in fena olmadığını ancak biraz daha güçlenmesinin kesinlikle şart olduğunu söyleyebiliriz. İlhan Parlak konusunda fazla söze gerek yok. Asla bu ligin oyuncusu değil. Şansını Bank Asya'da denemeli artık. Kaldı ki sakatlar iyileşince de kolay kolay forma yüzü göreceğini sanmam. Hiçbir faydası olmadı takıma bugün de. En ilerideki Emenike, bugün yine çok etkiliydi. Onu anlatmaya gerek yok artık. 1,5 senedir anlatıyoruz zaten. İlhan nasıl bu ligin oyuncusu değilse, Emenike de bu ligin oyuncusu değil. Ancak arada bir fark var. Emenike daha iyi liglerde oynamalı. Zaten son yaşanan olaylardan sonra (Okan Bayülgen olayı ve Manisa maçındaki saçma kırmızı kart) onun da bu ülkeden ayrılmaya niyetli olduğunu biliyorum. En azından sezon sonunda Karabükspor'dan ayrılacaktır. Türkiye'de kalıp kalmayacağını ise hep beraber göreceğiz. Ancak şunu söyleyebilirim. Bugün bu kadar iyi oynayacak kadar toparlamasında Karabüksporlu yöneticilerin ve teknik heyetin özverili çalışmasının payı büyük. Ona moral depolamak için çok uğraştılar. Gerçi bugün yine çıldırmıştır herhalde. Manisa maçında kendisine yapılan penaltı ve faulun çalınmaması ve ardından gördüğü kırmızı kartın ardından bu maçta da iki penaltısının verilmemesinin nedenini kimse ona izah edemez.
Karabükspor kalecisi Tomic'ten de biraz bahsetmek lazım. Normalde en büyük eksikliği yan toplardadır Tomic'in. Ancak bugün gördük ki, yan toplardaki zaafını büyük ölçüde kapatmış. Cepheden gelen toplarda zaten başarılıydı. Ki bugün de 3-4 çok net pozisyonu kurtararak Karabükspor'un son dakikalardaki direncinin odak noktası oldu.
Savunma hakkında ise genel olarak olumlu bir görüntü vardı bugün Karabükspor'da. Kerim Zengin ve Seric, kanatlarda gayet iyiydiler. Kerim zaman zaman Simao karşısında zorlandı. Erken kart görmesi nedeniyle de özellikle ikinci yarıda biraz kontrollü oynamak zorunda kaldı. Golde de orta açtırmasa olurdu hani. Ancak genel performansını beğendim. Çok iyi kademelere girdi. Seric de neredeyse kusursuzdu diyebiliriz. Savunmanın ortasında Muhammet Hanifi'yi beğendim. Takıma oturmuş. Net oynuyor. Deumi yine rezalet. Kendi kalesine attığı gol, şanssızlıktan öte bir beceri işidir. Bu sene onun kişisel hataları yüzünden belki de onuncu maçta puan kaybediyor takım. Sezon sonu hiç düşünmeden gönderilmeli. Bana kalsa şimdi odunla kovalarım, o ayrı :)
Yeni transfer Hocine Ragued de bugün sonradan oyuna girerek şans buldu. Sert oyuncu. Hatta biraz fazla sert. Bol kart görür bu ligde. Topla arası iyi. Tozo da takıma katılınca o bölgede bol alternatif olacağı için onun göreceği kartlar çok da önemli değil. Yararlı olabilir...
Netice olarak iki takımın da kazanabileceği bir maçtı. Bol gol görebilirdik. Ancak hakem rezalet bir maç yöneterek tüm hevesimizi kursağımızda bıraktı.
1 yorum:
hakem değerlendirmesine bir şey daha ekleyeyim. ibrahim t.'nin ilk yarıda taç çizgisine yakın bir noktada emenike'nin bileğine bilerek basması sadece faul olarak değerlendirilemez. hakem pozisyonu görüyor ki faul çalmış. o zaman kanımca kırmızı olması gereken kartı da göstermeli. verilmeyen gol ve penaltı beşiktaşlıları çıldırtmıştır elbet ama hakem adam gibi yönetseydi maç oralara gelmeden bitecekti zaten...
Yorum Gönder