Öncelikle belirtmek gerekirse pabucumun yayıncı kuruluşu D-Smart yüzünden çok bölük pörçük izledim maçı. Ama izlediğim kadarıyla söyleyebilirim ki, Galatasaray'ın pas trafiği her geçen maç oturuyor. Her gün bir şeylerin üzerine koyuyorlar ve bunu net bir şekilde görmek çok güzel. Demek ki Rijkaard ve ekibi doğru yolda. Bugünkü maçın skorundan da anlaşılacağı üzere, geçtiğimiz maçlardaki gol kısırlığı da ufaktan bitecek gibi. Tabii tecrübeli oyuncuların da takıma katılıyor oluşunun bunda çok etkisi var.
Arda bugün yine gösterdi ki, yeni rolüne çok çabuk adapte olacak. Hem kaptanlık, hem de orta sahanın patronluğu kendisine yaramış. Bugün Hakan Balta, Baros ve Sabri'nin gollerindeki asistleri, Arda'nın inisiyatif konusunda hiç sıkıntı çekmediğinin de en büyük göstergesi. Bu arada Sabri demişken... Yani adamın neyinden bahsedeceğini şaşırıyor insan. Şimdi attığı o harika golü mü anlatalım yoksa Galatasaray'ın yediği goldeki hatasını mı? Sırayla gidecek olursak, işin en temeline inmekle başlayabiliriz. Öncelikle kornerde direk dibini tutan futbolcu, o bölgeye gelen topları savuşturmakla görevlidir. Hem direğin dibinde bekler hem de yanınızdan geçen topa müdahele edemezseniz taraftarın tepkisine de alınmamanız gerekir. Umarım Rijkaard Sabri'nin bu temel sorunlarına bir çare bulur. Attığı golse, tek kelimeyle şahane. Keşke standardı hep o anki gibi olsa.
Bugün ayrıca Leo Franco ve Keita da ilk kez sarı kırmızılı formayı giydiler. Açıkçası Keita henüz uyum sürecinde olduğunu belli ediyor ve bir şey demek için henüz erken ama Leo Franco bugün güven verdi bana.
Netice itibariyle her ne kadar rakip öyle çok dişli olmasa da o zor iklim şartlarında yararlı bir maç oldu Galatasaray açısından. En başta da dediğim gibi her şey yavaş yavaş oturuyor ve takım tam kadro olduğunca her şey daha da farklı olacak belli ki. Umarım bu ivme devam eder ve Avrupa Ligi'nde iddialı konuma geçeriz ülke olarak.
Arda bugün yine gösterdi ki, yeni rolüne çok çabuk adapte olacak. Hem kaptanlık, hem de orta sahanın patronluğu kendisine yaramış. Bugün Hakan Balta, Baros ve Sabri'nin gollerindeki asistleri, Arda'nın inisiyatif konusunda hiç sıkıntı çekmediğinin de en büyük göstergesi. Bu arada Sabri demişken... Yani adamın neyinden bahsedeceğini şaşırıyor insan. Şimdi attığı o harika golü mü anlatalım yoksa Galatasaray'ın yediği goldeki hatasını mı? Sırayla gidecek olursak, işin en temeline inmekle başlayabiliriz. Öncelikle kornerde direk dibini tutan futbolcu, o bölgeye gelen topları savuşturmakla görevlidir. Hem direğin dibinde bekler hem de yanınızdan geçen topa müdahele edemezseniz taraftarın tepkisine de alınmamanız gerekir. Umarım Rijkaard Sabri'nin bu temel sorunlarına bir çare bulur. Attığı golse, tek kelimeyle şahane. Keşke standardı hep o anki gibi olsa.
Bugün ayrıca Leo Franco ve Keita da ilk kez sarı kırmızılı formayı giydiler. Açıkçası Keita henüz uyum sürecinde olduğunu belli ediyor ve bir şey demek için henüz erken ama Leo Franco bugün güven verdi bana.
Netice itibariyle her ne kadar rakip öyle çok dişli olmasa da o zor iklim şartlarında yararlı bir maç oldu Galatasaray açısından. En başta da dediğim gibi her şey yavaş yavaş oturuyor ve takım tam kadro olduğunca her şey daha da farklı olacak belli ki. Umarım bu ivme devam eder ve Avrupa Ligi'nde iddialı konuma geçeriz ülke olarak.
0 yorum:
Yorum Gönder