Benim için çok geç kalmış ve nihayet bugün hakkını verebilme umuduyla başına oturduğum bir yazı daha... Bugün, sabun köpüğünden, sahte kahramanların istila ettiği Türk futbolunda, hakkını tırnaklarıyla kazıyarak, geç de olsa almaya başlayan bir teknik direktör Yücel İldiz.
Yücel İldiz, daha yeni yeni tanınan bir teknik direktör. Belki de işin en acı yanı bu. Yaşı 58... Şenol Güneş ve Yılmaz Vural'la birlikte ligdeki en yaşlı teknik direktör. Ancak ne yazık ki futbol kamuoyu onu yeni tanıyabildi. Bu zamana kadar hep alt liglerde çalışmış. 2001-2002 sezonunda Malatyaspor'la bir Süper Lig macerası var ancak o da kısa sürmüş. Zaten o sezon, Malatyaspor'u lige çıkaran da kendisi. Sanırım bu ayrıntı ve Karabükspor'la olan durumunu düşününce kendisinin alt liglerde ne önemli işler yaptığını ve ne kadar değerli bir futbol adamı olduğu çıkarımı yapılabilir.
İldiz'in geçmişinden biraz bahsetmek gerekirse, Adanaspor, Adana Demirspor, Diyarbakırspor, Samsunspor, Orduspor ve Malatyaspor gibi kulüplerde çalıştığını, Orduspor için çok önemli bir kişi olduğunu söyleyebiliriz. Bunu da tabii ki 2004-2005 sezonunda takım 2. Lig B Kategorisi'nde 11. sıradayken sezon ortasında göreve gelip, üst üste 17 maç kazanarak Lig A vizesi alarak sağladı. Bu arada 17 maç üst üste galibiyet de bir rekordur.
Şu an aynı durum, Karabükspor için de geçerlidir diyebiliriz. Takımı uzun bir aradan sonra tarihe geçecek bir performans göstererek Süper Lig'e çıkarması, üstelik bunu çok kısıtlı kaynaklarla yapması takdire değer. Yücel İldiz belki takdir görüyor ancak futbol kamuoyunda halen daha çok iyi tanındığını düşünmüyorum. Onun hakkında, halen daha, çok büyük yanılgılar mevcut. Örnek vermek gerekirse halen daha birçok insan, Karabükspor'un Emenike ve Cernat olmadan varlık gösteremediğini iddia ediyor. Bunun tersini görmek için, takımın bir maçını izlemek yeterli oysaki. Geçen sezon, Bank Asya 1. Lig'in ikinci yarısında Emenike'nin sakat olduğu birkaç haftalık bir süreç yaşadı Karabükspor. İkinci yarılar, her ligde, özellikle de Türkiye gibi mücadele gücünün yüksek olduğu ülkelerde hep daha zor geçer. Karabükspor, işte böyle bir dönemde Emenike olmadan da seri galibiyetlere devam etti, rakipleriyle arasındaki puan farkını açtı ve ligin bitmesine de uzun bir zaman kala Süper Lig'e çıkmayı başardı.
Aynı durum, bu sezon da zaman zaman yaşandı. Emenike ve Cernat, çeşitli zamanlarda sakatlıkları nedeniyle takımdaki yerlerini alamadılar. Çoğuna göre takımın taktiği basitti. "Geriden uzun pas at, Emenike koşsun" ya da "Ver Cernat'a, Emenike'ye ara pası atsın". Türkiye'de ligi izleyenler, Karabükspor'u bir yandan takdir ederlerken, bir yandan da takımın oynadığı futbolu, yani Yücel İldiz'in taktiksel anlayışının bu iki basit argümanla açıklamaya çalışıp çok ucube bir yere indirgemeyi tercih ettiler. Evet, Emenike ve Cernat Karabükspor için her zaman büyük güç oldu. Alınmak istenen sonuçlara bu iki futbolcunun varlığı esnasında daha kolay yollarla gidildi belki de. Ancak Yücel İldiz'in takımı, hiçbir zaman bu iki futbolcuya ya da herhangi başka bir futbolcuya bağlı olmadı.
Bir kere şöyle bir gerçek var. Karabükspor, ligin en iyi pas yapan, topu en iyi gezdiren takımlarından biri. Hatta ligde bu konuda en becerikli üç takımdan biri konumunda. Fatih Terim'in 1996-2000 yılları arasında Galatasaray'da çalıştığı dönemi hatırlayanlar bilir. Okan-Suat-Emre üçlüsünün önderliğinde müthiş bir pas organizasyonu vardı takımda. Rakibin baskı anlarından küçük küçük üçgenler oluşturulup, tek pasla hızlı bir şekilde çıkılır ve rakip, savunmada az adamla yakalanarak sonuca gidilirdi çoğu kez. İşte buna benzer, ezbere bir pas anlayışı bugün Karabükspor'da da mevcut. Hakan Söyler, Hakan Özmert, ligin ilk yarısında Tozo, şimdi ise Hocine Ragued'in organize ettiği bir orta sahaları var. Ve bu orta sahanın pas becerisi lig ortalamasının epey üzerinde. Bu oyuncular, orta sahayı gözleri kapalı yaptıkları kısa ve çabuk paslarla hızlıca geçip Emenike ya da ileride kim oynuyorsa onu topla buluşturarak rakibi az adamla yakalamayı beceriyorlar. Tabii ki geriden uzun toplar da atılıyor. Bunlar da olmalı ancak bu bahsettiğim pas organizasyonu, Karabükspor'un oyun yapısında büyük bir yer tutuyor.
Ayrıca Karabükspor'un bu paslarla sadece göbekten değil, kanatlardan da geldiğini belirtmek gerek. Sağ bekten Kerim Zengin'in, sol bekten de Anthony Seric'in etkili çıkışları var. Bu iki bekin hücum katkıları asla yadsınamaz. Onlar ilerideyken orta sahadan birisinin de yerlerini başarıyla doldurması, takım içindeki yardımlaşmanın bir göstergesi.
Uzun uzadıya anlatılacak çok şey var ancak söylemek istediğim şey, Yücel İldiz'in sürekli kendisini geliştiren, sistem oturtabilen ve her zaman, her duruma karşı bir planı olan bir teknik direktör olduğu... Karabükspor'un attığı gollerin çeşitliliği, yenik durumdayken mutlaka verecek bir cevapları olması da bunun güzel bir göstergesi.
Karabükspor gibi takımlarla gömülü savunma oynamak kolaydır. Savunmayı kendi ceza sahanızın çevresine gömer, önlerine iki tane kasap ön libero koyar, ileriye de Emenike'yi ve yanında oynayacak hareketli bir oyuncuyu koyarak uzun toplarla çok rahat çıkarsınız. Emenike rakip savunmayla güreşir, ya kendi gider atar, ya da diğer pırpır oyuncuyu kaçırır. Siz bir şekilde sonuca gidersiniz. Az gol yer, az atar ve puan cetvelinde de 13-15 arası bir sırada takılırsınız. Bunu yapan da çok (ve hatta Karabükspor'un yaptığını zanneden de). İki sezon önce Bülent Uygun'un şampiyonluk kovalayan Sivassporu da böyleydi mesela. Sonrasında neler olduğunu gördük. Yücel İldiz, asla bu yola girmedi Karabükspor'da. Onun takımı hep topa hükmetmeyi tercih etti. Savunma yapılması gereken dakikalarda savunma da yaptı. Ancak atak oynaması gerektiğinde de asla bundan çekinmedi. Kim oynarsa oynasın, sistem aksamadı.
Ligin geri kalan kısmı da farklı olmaz diye tahmin ediyorum. Karabükspor'un en büyük şansı Yücel İldiz gibi bir teknik adamla çalışmak oldu. Yücel İldiz'in en büyük şansı da, bir üst lige çıkardığı takımdan, yani Karabükspor'dan vefasızca kovulmamak oldu. İki taraf da şimdilik bu şansları iyi değerlendiriyor görüntüsünde. Umarım ki devamı da böyle gelir.
0 yorum:
Yorum Gönder