Buraya Kadar / Galatasaray:0 Gaziantepspor:0

"Tamam mı devam mı?" diye sormuştuk bir önceki postta. Sahadaki oyuncularımız "tamam" dedi. Tabii tribündeki taraftarın da katkısıyla...

Bugün teknik ve taktik kadar önemli bir şey vardı. Azim ve akıl... Galatasaray'da uzun bir aradan sonra azim vardı açık söylemek gerekirse. Peki akıl? Zaman zaman... Ve çok geç... Hagi, daha önceki maçlara nazaran tek bir farkla çıkardı takımı sahaya. Sabri'yi sağ beke çekti. Tabii bu durum fazla uzun sürmedi ve Sabri sakatlanıp yerini Serkan Kurtuluş'a bıraktı. Serkan, beğendiğim ve geleceği olduğuna inandığım bir oyuncu olmasına rağmen bu aralar çok formsuz. Bugün de oldukça kötü oynadı.

Galatasaray için maçı üç parçaya ayırabiliriz. İlk yarı, 45'ten Yekta girene kadar olan bölüm ve Yekta'nın oyuna girişinden maçın bitimine kadar olan bölüm... İlk yarıda çok önemli üç pozisyon buldu Galatasaray. İyi de bir futbol vardı sahada. Bu pozisyonlarda gol olmaması şanssızlıktı. İkinci yarının başında biraz bocalama yaşandı. Tabii bu bocalamada Ayhan'ın kötü futbolu ve yuhalanması da etkiliydi (buraya daha sonra değineceğiz). Yekta'nın oyuna girmesiyle takım dizilişi 4-3-3'ten 4-2-3-1'e döndü. Yekta sol açığa geçti. Orta saha göbeği Culio ve Neill'e bırakıldı. Kazım'la Stancu da Baros'un arkasında değişmeli olarak oynadı. Kazım arkadayken Stancu sağa geçti. Stancu merkeze gelince Kazım sağdaydı. Bu dizilişle birlikte tempo da arttı haliyle. Galatasaray daha etkiliydi. Bu dakikalarda sahanın yıldızı şüphesiz ki Gaziantepspor stoperi Dany oldu. Ancak ne olduysa Galatasaray bir türlü golü bulamadı.

Galatasaray adına sahanın iyilerinin başında Servet geliyordu. Servet ne kadar iyi olursa olsun, ona tekrar ısınmam çok zor. Rijkaard dönemindeki olayları aklımdan çıkaramıyorum. Ancak bugün kusursuzdu, hakkını yemeyelim. Son dakikadaki kafa vuruşu da gol olsa Galatasaray'ı önümüzdeki sezon Avrupa'ya taşıyabilirdi. Olmadı... Servet'in dışında Neill, Çağlar ve ucundan da olsa Culio iyiler arasındaydı. Ve tabii ki oyuna girdikten sonra Yekta... Hagi adına bugünkü tek hata Yekta'yla maça başlamamak oldu. Hadi maça başlamamasını anlayabilirim de, en azından ikinci yarıya Yekta'yla başlasa, ya da Sabri sakatlandığında Yekta'yı sahaya sürüp Neill'i sağ beke gönderse çok şey değişebilirdi.

Gelelim Ayhan konusuna... Ayhan bugün iyi değildi. Yine zaman zaman kaçak oynadı. Topu ayağına aldığında gereksiz geri dönüşler yaptı. Ancak taraftarın tepkisini hiç akıllıca bulmuyorum. Bundan çok daha kötü performanslar izlemiştik. Üstelik hiç de iddiamız olmayan maçlarda. Dakika henüz 50 olmuş ve sen sahadaki futbolcunu yuhalayarak demoralize ediyorsun. Yuhalamanın başlangıcı olan pozisyonu çok iyi hatırlıyorum. Galatasaray yarı sahasının ortalarında bir yerde rakipten kapılan topta Ayhan pası ileriye zamanında göndermeyip topu geriye doğru çekti ve tribünlerden birden bir uğultu yükseldi. Ardından da ne zaman topla buluşsa yuhalandı. O pozisyonda ben de çok kızdım Ayhan'a. Oradaki homurdanmaları duyması yeterliydi bence. O da muhtemelen nerede hata yaptığının farkına varmıştır. Ancak sonraki yuhalamalar tamamen yersiz ve düşüncesizceydi. Tamam, Ayhan'ı sevmeyebilirsiniz (ben de son zamanlarda çok tutmuyorum ve uzun bir aranın ardından bugünkü hayat memat meselesi diyebileceğimiz maçta oynatılmasını hata olarak görüyorum). Ancak bu adam sahadaysa ve senin yemeden atacağın tek bir gol turu getirecekse, üstelik bir de rakipten iyi oynuyorsan bu adamı yuhalamayacaksın. Takımı böyle baltalamayacaksın. Şu yapılanı akla mantığa sığdıramıyorum. Bugünkü sonuçla ilgili suçlu aranacaksa bunların arasına Ayhan'ı yuhalayan taraftarı da katmak gerekiyor.

Bu maçın ardından Hagi'nin de gideceğini düşünüyorum. En uzak ihtimalle sezon sonunda yollar ayrılacaktır. Çözüm bu mudur peki? Hagi gönderilip yerine bir başka isim geldiğinde takım düzelir mi? Kesinlikle hayır... Yarından itibaren birileri gidecekse ilk gitmesi gereken, Galatasaray yönetimidir. İşin hakkını verecek bir yönetimin gelmesi halinde başarı Hagi'yle de yakalanır. Ki ben normalde Hagi'nin teknik direktörlüğüne inanırım. Bu kez başarısız buluyorum ancak Hagi'nin bir önceki Galatasaray deneyimi bende olumlu izler bırakmıştı.

Adnan x (Polat+Sezgin) yönetiminin gitmesi için bir neden daha sayalım. Sahadaki Galatasaray kadrosuna ve Gaziantepspor kadrosunu bir gözünüzün önüne getirin. Gaziantep'in kalesinde Karcemarckas var. Galatasaray'ın kalesinde halı sahada bile takımıma almayacağım Zapata... Kalede Antep daha kuvvetli. Antep'in yedek kalecisi Mahmut bile Zapata'yı güle oynaya keser takımdan. Savunma hattı da hemen hemen eşit. Hatta Gaziantep'in savunmasının uyum olarak daha iyi olduğunu söyleyebiliriz rahatlıkla. Orta sahada Hürriyet-Murat Ceylan ikilisi Neill-Culio'dan iyi değil açıkçası. Burada Galatasaray burun farkıyla önde desek, hücumda Gaziantep yine eziyor. Yedeklere bakıyoruz. Olcan, Emre Güngör, Cesar de Souza, Orhan Gülle ve Zurita gibi isimler var. Galatasaray yedek kulübesinden çok daha iyi olduğu kesin. Yani demem o ki; kadro kalitesi olarak Galatasaray'dan daha iyi bir Gaziantepspor var bugün. Milyon eurolar harcayan Adnan x (Polat+Sezgin) yönetimi acaba bir kez de olsa düşünmüş müdür bu durumu? Bu bile başlı başına bir nedendir istifa etmeleri için. Bir Anadolu takımının kadrosu Galatasaray'dan kaliteli ve daha alternatifli...

Yarından itibaren birilerinin ipi çekilecek. Hagi'nin yerinde olsam, önümüzdeki sezon da takımın başında kalacakmış gibi bir plan program içinde çalışırdım. Seneye kadromda düşünmediğim oyuncuları sezonun geri kalan kısmında oynatmazdım. Eksik kalan bölgeleri de A2 takımdan oyuncularla doldururdum. En azından takıma girmek gibi bir kaygısı olan oyuncularla devam etmek lazım bu saatten sonra. Yönetimin yerinde olsam... Yok, olmayayım en iyisi.