Tukcell Süper Lig'in 11. haftasını da geride bıraktık. Bu hafta ligin zirvesinde küçük bir yer değişikliği oldu. Lider Fenerbahçe yerini korurken, Galatasaray, bir haftalık aradan sonra Bursaspor'dan 2. sırayı geri aldı. Maçların tamamına baktığımızda skorlar şöyle:
Antalyaspor 1 - 1 Bursaspor
Beşiktaş 1 - 0 Ankaragücü
Gaziantepspor 2 - 1 Diyarbakırspor
Gençlerbirliği 0 - 2 Manisaspor
Galatasaray 2 - 0 Sivasspor
Kasımpaşa 1 - 1 Eskişehirspor
Denizlispor 0 - 1 İBB
Kayserispor 1 - 1 Fenerbahçe
Liderle başlayalım haftayı özet geçmeye. Fenerbahçe Kayseri'de ligin en zor deplasmanlarından birine çıktı ve aldığı 1 puanla, aslında kazançlı ayrıldı. Kayseri'de Kayserispor'dan puan almak kolay değil. Stadın açılışını yaptıkları 2009 Nisan ayındaki Fenerbahçe maçından bu yana kendi sahalarında mağlubiyet almıyorlar. Taraftar desteği çok da istenen seviyede olmamasına rağmen etkili bir futbolları var. Fenerbahçe için kazançlı dedik ancak oynanan futbol hiç de zevkli değildi. Fenerbahçeli futbolcuların mücadele gücü yoktu. Sahada gerçekten kazanmayı isteyen 2-3 Fenerbahçeli vardı desek yanlış olmaz. Bir de tabii Alex'in oynanamamış olması da handikap oldu. Ayrıca Cristian'ın attığı gol, senede bir defa ya olur ya da olmaz. Daum'un rehaveti engellemesi gerek.
Geçen hafta 10 yıllık geleneği bozmayarak Kadıköy'de Fenerbahçe'ye bir kez daha yenilen Galatasaray ise evinde yaralarını sarma peşindeydi ve bunu da başardı. Bu sezon başında birkaç kez izlediğim, sonra izleme şansı bulamadığım Sivasspor, hakikaten kötü durumda. Oyuncuların koşmaya niyeti yok. Bezmişler. Muhsin Ertuğral'ın devre arasında bolca afrikalı getireceğine kesin gözüyle bakabiliriz herhalde. Galatasaray'da ise onca eksiğe rağmen 3 puan büyük kazanç gözüyle bakılmalı. Hele de son 4 maçta 8 puanın kaybedildiği şu dönemde. Bir de eklemek gerekirse bu Harry Kewell yavaş yavaş efsane olma yolunda ilerliyor.
Beşiktaş bu hafta da kazanarak istikrar yolunda önemli bir adım attı. Maçı izleyemedim ancak Köybaşı'nın golü güzel. Onun da takıma ve taraftara ısınması açısından çok önemli bir gol. İlerleyen haftalarda ilk 3'teki takımların daha çok puan kaybedeceklerini de göz önünde bulundurursak, Mustafa Denizli'nin ekibinin şansının arttığını da görebiliriz. Bir de sanırım Fink ve Ernst beraber oynamışlar orta sahada. Doğru karar...
Bursaspor, Antalya deplasmanında puan kaybederek çoğu futbolseveri şaşırttı ancak ne olursa olsun, kolay deplasman değil Antalya. Bazı takımlar kendi sahalarında zor yenilirler. Kadrosu ne kadar kuvvetsiz olursa olsun, Antalyaspor da bunlardan birisidir. Ergic ve Batalla'nın da her geçen hafta daha etkin olduklarını görüyoruz Bursaspor'da. Bu ikili ligdeki birçok takımın orta sahasında banko yer bulabilecek kapsitede. Buna büyükleri de dahil edebiliriz.
Denizlispor, İBB'ye de yenildi ve ligin en zayıf halkası olduğunu göstermiş oldu. Çok büyük bir mucize olmazsa seneye Bank Asya Ligi'nde görürüz kendilerini. Bakalım yanlarında kimi götürecekler. İBB de ligdeki akmaz kokmaz konumunu perçinlemiş oldu.
Gaziantepspor'la Diyarbakırspor'un maçı enteresan olmuş. Son 4 dakikada atılan 2 golle kurtarmış Antep paçayı. Olaylar da var sanırım. Diyarbakır cephesi hakemden çok şikayetçi. Bir de tribün baskısı yine kendisinden söz ettirdi. Diyarbakırspor başkanı Çetin Sümer, ligden çekilme laflar etmeye başladı yine. Gereksiz fevri çıkışlar bunlar. Diyarbakırspor teknik kadrosu ve futbolcuları sezonun başından bu yana canla başla çalışıyorlar ve başarılı sonuçlar aldılar. Bu sayede kazanılan sempatiyi başkanın bu düşüncesiz hareketleri yok ediyor. Geçen seneki Sivasspor olma yolunda hızla ilerliyor Diyarbakırspor.
Gençlerbirliği ile Manisaspor arasındaki maç, hiç beklemediğim bir şekilde Manisaspor lehine bitti. Ben evsahibi ekibin maçı alacağını düşünüyordum. Zira sezon başından bu yana belli bir istikrarları var. Başarılılar. Thomas Doll, bu takıma tekrar hayat verdi. Buna karşın Manisaspor son haftalarda düşüşteydi ve bu maçta da bu düşüşü sürdürür diyordum ancak tam tersi oldu. Zaten Thomas Doll da maçtan sonra oyuncularının hırs eksikliğinden yakındı.
Kasımpaşa ve Eskişehirspor da puanları paylaşan ekipler oldular. Yılmaz Vural, Kasımpaşa üzerinde etkisini göstermeye başladı. Eskişehirspor da ligin başındaki hızını kaybetmiş oldu. Hoş, yine de Ümit Karan penaltıyı kaçırmasa kazanacaklardı ama olsun. Tekrar galibiyetle tanışmaları lazım üst sıralar için iddialarını devam ettirebilmek adına.
Haftanın Takımı: Manisaspor
Haftanın Futbolcusu: Volkan Demirel
Haftanın Golü: Harry Kewell
Haftanın Hayal Kırıklığı: Daniel Güiza'nın çaresizliği
Haftanın Olayı: Diyarbakırspor Başkanı Çetin Sümer'in ligden çekilme tehdidi
Antalyaspor 1 - 1 Bursaspor
Beşiktaş 1 - 0 Ankaragücü
Gaziantepspor 2 - 1 Diyarbakırspor
Gençlerbirliği 0 - 2 Manisaspor
Galatasaray 2 - 0 Sivasspor
Kasımpaşa 1 - 1 Eskişehirspor
Denizlispor 0 - 1 İBB
Kayserispor 1 - 1 Fenerbahçe
Liderle başlayalım haftayı özet geçmeye. Fenerbahçe Kayseri'de ligin en zor deplasmanlarından birine çıktı ve aldığı 1 puanla, aslında kazançlı ayrıldı. Kayseri'de Kayserispor'dan puan almak kolay değil. Stadın açılışını yaptıkları 2009 Nisan ayındaki Fenerbahçe maçından bu yana kendi sahalarında mağlubiyet almıyorlar. Taraftar desteği çok da istenen seviyede olmamasına rağmen etkili bir futbolları var. Fenerbahçe için kazançlı dedik ancak oynanan futbol hiç de zevkli değildi. Fenerbahçeli futbolcuların mücadele gücü yoktu. Sahada gerçekten kazanmayı isteyen 2-3 Fenerbahçeli vardı desek yanlış olmaz. Bir de tabii Alex'in oynanamamış olması da handikap oldu. Ayrıca Cristian'ın attığı gol, senede bir defa ya olur ya da olmaz. Daum'un rehaveti engellemesi gerek.
Geçen hafta 10 yıllık geleneği bozmayarak Kadıköy'de Fenerbahçe'ye bir kez daha yenilen Galatasaray ise evinde yaralarını sarma peşindeydi ve bunu da başardı. Bu sezon başında birkaç kez izlediğim, sonra izleme şansı bulamadığım Sivasspor, hakikaten kötü durumda. Oyuncuların koşmaya niyeti yok. Bezmişler. Muhsin Ertuğral'ın devre arasında bolca afrikalı getireceğine kesin gözüyle bakabiliriz herhalde. Galatasaray'da ise onca eksiğe rağmen 3 puan büyük kazanç gözüyle bakılmalı. Hele de son 4 maçta 8 puanın kaybedildiği şu dönemde. Bir de eklemek gerekirse bu Harry Kewell yavaş yavaş efsane olma yolunda ilerliyor.
Beşiktaş bu hafta da kazanarak istikrar yolunda önemli bir adım attı. Maçı izleyemedim ancak Köybaşı'nın golü güzel. Onun da takıma ve taraftara ısınması açısından çok önemli bir gol. İlerleyen haftalarda ilk 3'teki takımların daha çok puan kaybedeceklerini de göz önünde bulundurursak, Mustafa Denizli'nin ekibinin şansının arttığını da görebiliriz. Bir de sanırım Fink ve Ernst beraber oynamışlar orta sahada. Doğru karar...
Bursaspor, Antalya deplasmanında puan kaybederek çoğu futbolseveri şaşırttı ancak ne olursa olsun, kolay deplasman değil Antalya. Bazı takımlar kendi sahalarında zor yenilirler. Kadrosu ne kadar kuvvetsiz olursa olsun, Antalyaspor da bunlardan birisidir. Ergic ve Batalla'nın da her geçen hafta daha etkin olduklarını görüyoruz Bursaspor'da. Bu ikili ligdeki birçok takımın orta sahasında banko yer bulabilecek kapsitede. Buna büyükleri de dahil edebiliriz.
Denizlispor, İBB'ye de yenildi ve ligin en zayıf halkası olduğunu göstermiş oldu. Çok büyük bir mucize olmazsa seneye Bank Asya Ligi'nde görürüz kendilerini. Bakalım yanlarında kimi götürecekler. İBB de ligdeki akmaz kokmaz konumunu perçinlemiş oldu.
Gaziantepspor'la Diyarbakırspor'un maçı enteresan olmuş. Son 4 dakikada atılan 2 golle kurtarmış Antep paçayı. Olaylar da var sanırım. Diyarbakır cephesi hakemden çok şikayetçi. Bir de tribün baskısı yine kendisinden söz ettirdi. Diyarbakırspor başkanı Çetin Sümer, ligden çekilme laflar etmeye başladı yine. Gereksiz fevri çıkışlar bunlar. Diyarbakırspor teknik kadrosu ve futbolcuları sezonun başından bu yana canla başla çalışıyorlar ve başarılı sonuçlar aldılar. Bu sayede kazanılan sempatiyi başkanın bu düşüncesiz hareketleri yok ediyor. Geçen seneki Sivasspor olma yolunda hızla ilerliyor Diyarbakırspor.
Gençlerbirliği ile Manisaspor arasındaki maç, hiç beklemediğim bir şekilde Manisaspor lehine bitti. Ben evsahibi ekibin maçı alacağını düşünüyordum. Zira sezon başından bu yana belli bir istikrarları var. Başarılılar. Thomas Doll, bu takıma tekrar hayat verdi. Buna karşın Manisaspor son haftalarda düşüşteydi ve bu maçta da bu düşüşü sürdürür diyordum ancak tam tersi oldu. Zaten Thomas Doll da maçtan sonra oyuncularının hırs eksikliğinden yakındı.
Kasımpaşa ve Eskişehirspor da puanları paylaşan ekipler oldular. Yılmaz Vural, Kasımpaşa üzerinde etkisini göstermeye başladı. Eskişehirspor da ligin başındaki hızını kaybetmiş oldu. Hoş, yine de Ümit Karan penaltıyı kaçırmasa kazanacaklardı ama olsun. Tekrar galibiyetle tanışmaları lazım üst sıralar için iddialarını devam ettirebilmek adına.
Haftanın Takımı: Manisaspor
Haftanın Futbolcusu: Volkan Demirel
Haftanın Golü: Harry Kewell
Haftanın Hayal Kırıklığı: Daniel Güiza'nın çaresizliği
Haftanın Olayı: Diyarbakırspor Başkanı Çetin Sümer'in ligden çekilme tehdidi
0 yorum:
Yorum Gönder