8 Temmuz 2014 Salı

Bayern Münih'teki İspanyol Dönüşümü

 
Bayern Münih'te Jupp Heynckes sonrası döneme damgasını vuran değişim eminim çoğumuzun dikkatinden kaçmamıştır. Takım, kadro ve oyun sistemi itibariyle günden güne İspanyollaşıyor. Pep Guardiola etkisiyle baş gösteren bu futbol dönüşümü, Bundesliga şampiyonluğunu çok erken getirse de sahadaki futbol yansıması itibariyle pek kimseyi memnun edecek cinsten değil.

2012 yılında takıma katılan İspanyol orta saha oyuncusu Javi Martinez'e, geçen sezon başında teknik direktör Pep Guardiola ve Barcelona'dan gelen Thiago Alcantara, dün itibariyle de Valencia'dan transfer edilen 21 yaşındaki sol bek Juan Bernat eklendi. Guardiola, kendi sistemini iyi uygulayacağına inandığı oyuncuları takıma katmaya devam ediyor. Bu durum, geçen sene
Guardiola'yı Bayern'in kimliğine aykırı futbol oynattığı gerekçesiyle çok sert bir şekilde eleştiren takımın onursal başkanı Franz Beckenbauer'i ne derece memnun eder bilmiyorum fakat oyun tarzı itibariyle pasa dayalı, kimine sıkıcı gelen, kimininse elde edilen başarılardan ötürü doğru bulduğu tiki-taka futbolunun devam edeceği ortada.


Ortada bir İspanyollaşma olduğu kesin. Zira Bernat'ın gelmesiyle birlikte yarı İtalyan yarı Alman Diego Contento'nun takımdan ayrılması da neredeyse kesinleşmiş durumda. Avusturya Milli Takım oyuncusu, yani yine her şekilde Alman futbol anlayışına yatkın David Alaba, mevkisinde yine takımın bir numaralı alternatifi gibi görünse de, zaman zaman formasını genç İspanyola kaptıracaktır. Öyle ki, Bernat transferinin tam anlamıyla bir sistem transferi olduğu açık şekilde ortadayken, kulübün sportif direktörü Matthias Sammer, resmi siteden yaptığı açıklamada "Bernat, uzun süredir gözlemlediğimiz genç ve sıradışı bir oyuncu. Eminiz ki Juan Bernat'la takımımızın geleceği için çok iyi bir yatırım yaptık" diyerek sadece oyuncunun niteliğine dair yorumlarda bulundu. Sammer'in yorumlarında takımdaki Pep Guardiola sisteminden bahsetmemesi çoğu kimseye normal, hatta olması gereken gibi gelebilir fakat Bayern gibi ekol sahibi ve sistem muhafazakarı kulüplerde, bu anlayış değişikliğinin pek de olumlu karşılandığını sanmıyorum.

Tabii ki bu yazdıklarımın yanlış anlaşılmaması gerek. Bayern Münih, sonuç itibariyle Almanya'nın en zengin ve kuvvetli kulübü. Renklerini, tarzlarını ve kemikleşmiş yapılarının öyle bir iki dönemde kaybedecek değiller. Ve yine kendi gelenekleri gereği, ligin önemli oyuncularını kadrolarına katmayı bir şekilde başarıyorlar. Bu sene Sebastian Rode ve Robert Lewandowski transferleriyle bu politikaya da devam ettiler. Yine de bu oyuncuların, Guardiola'nın kendi futbol anlayışını da düşünerek çok ısrarcı olduğu isimler arasında bulunduklarını sanmam. Guardiola'nın da oyun anlayışını hakir gördüğüm gibi bir sonuç ortaya çıkmamalı. Sonuç olarak elde edilen başarılar ortada. Farklı yerlerde denenmiş ve sonuç alınmış bir yöntem söz konusu. Ama sonuca giden yol, muhakkak ki herkese aynı keyfi vermeyebilir. Ligin doğal dengeleri itibariyle yine iyi bir sonuç alacakları da aşikar...

Ayrıca Guardiola takımlarının oynadığı futbolun, o ülkenin milli takımının oyun anlayışına da etki ettiği su götürmez bir gerçek. Esasında birçok ülkede dönemin lokomotifi olan takımlar milli takımın oynadığı oyuna da etki eder. Pep'in Barcelona yıllarında İspanya Milli Takımı da onun oynattığına benzer bir pas futboluyla sonuca gitmeye çalışıyordu. Barcelona'nın bu sene yaşadığı düşüşün ardından İspanya'nın Dünya Kupası'nda gruplardan çıkamayışı birçok şeyin açıklayıcısı aslında. Benzer bir durum, Almanya için de geçerli olacaktır. Guardiola'nın Bayern'inden Neuer, Lahm, Boateng, Schweinsteiger, Götze, Kroos ve Müller gibi önemli oyuncuları bünyesinde barındıran Almanya, Dünya Kupası'nda şimdilik yarı finali görmüş olsa da oynadığı futbol pek kimseleri tatmin etmiyor. Tabii ki bu futbolda yine Guardiola izleri görmek mümkün. Almanların genlerinde olan turnuva başarıları ve Guardiola'nın sonuca yönelik, topa hakim olma eksenindeki futbol anlayışının bir birleşimi olarak bu kupada da başarılı olmaları zaten şaşırtıcı bir durum değil. Bu turda Brezilya'yı eleyerek yollarına devam etmeleri de mümkün. Fakat önceki turnuvalarda sahaya yansıttıkları coşkudan uzak oldukları da bir gerçek. 

Önümüzdeki dönem ne getirir, yaşayıp görmek lazım. Guardiola elbet bir gün Bayern'den ayrılacak. Fakat onuna ayrılığından sonra Bayern'deki kadro yapısı ne halde olur, yeni gelecek hoca bu genlere ait olmayan anlayışı nasıl normale döndürür bilemiyorum. Almanya Milli Takımı bir şekilde tekrar göze hoş gelen futbola geri dönmeyi başarır. Neticede ortada bir milli takım geleneği var. Ancak kadro yapısı itibariyle Bundesliga gerçeğinden uzaklaşma eğilimindeki Bayern'in tekrar kendi doğal yapısına kavuşması neye mal olur, orası muamma.

1 yorum:

Sporstation dedi ki...

İspanyol mantelitesi gittiği yeri çoşturuyor. Almanya'nın Dünya Kupası almasındaki en büyük etkenlerden biri Bayern Munich'e yerleşen pas trafiği futbolunun milli takıma taşınması diyebiliriz.

Kategoriler

201 afrika uluslar kupası 2010 dünya kupası 2014 dünya kupası a milli takım a2 ligi abdul kader keita abdullah avcı adana demirspor adanaspor adnan polat adriano ajax akhisarspor alanyaspor alex de souza alexis sanchez ali sami yen stadı almanya alpaslan dikmen altay amerika birleşik devletleri andre santos andrea pirlo ankaragücü ankaraspor anket antalyaspor arda turan arjantin arsenal arsene wenger as monaco atınç nukan atletico madrid aurelien chedjou avustralya aydın karabulut aykut erçetin aykut kocaman azerbaycan aziz yıldırım ballon d'or bank asya 1. lig barcelona başakşehir batuhan altıntaş batuhan karadeniz bayer leverkusen bayern münih bekir irtegün belçika benfica bertul kocabaş beşiktaş Beşiktaş ve City blogtivi bogdan stancu bolton wanderers boluspor borussia dortmund bosna hersek braga brezilya bucaspor bundesliga burkina faso bursaspor bülent ataman bülent korkmaz bülent uygun bülent ünder caner erkin celal kıbrızlı celtic cem sultan cesc fabregas ceyhun eriş ceyhun gülselam cezayir championship chelsea christoph daum claudio bravo claudio caniggia claudio pizarro claudio taffarel copa america corinthians cristiano ronaldo cska moskova cüneyt çakır çaykur rizespor daniel güiza danimarka david villa deniz kadah denizlispor deportivo la coruna didier drogba didier zokora diego maradona dirk kuijt diyarbakırspor doğaüstü futbol gerçekleri dunga dynamo dresden egemen korkmaz eintracht frankfurt elano elazığspor elvir baliç emiliano insua emmanuel emenike emre can erdoğan arıca eskişehirspor euro 2012 euro 2016 fabio bilica fanzin faryd ali mondragon fatih terim fc sion fc twente felipe melo fenerbahçe fernando muslera ferudun tankut fifa fildişi sahili formalar frank lampard frank rijkaard fransa franz beckebauer futbol sandığı galatasaray gana gaziantepspor gençlerbirliği genoa getafe gheorghe hagi giampaolo pozzo gine gino pozzo glasgow rangers gökhan inler gökhan töre gökhan ünal göztepe granada greuther fürth guillermo ochoa gurbetçi futbolcular guti guus hiddink güncel güney afrika güny kore güvenç kurtar haftanın ardından hakan arıkan hakan çalhanoğlu hakan şükür hakemler hamburg hamit altıntop hannover 96 harry kewell hasan kabze hayrettin demirbaş hertha berlin hırvatistan hikmet karaman hollanda honduras hugo almeida ibb ibrahim üzülmez ibrahima yattara iddaa ilkay gündoğan inceleme incleme ingiltere inter irlanda cumhuriyeti ispanya istanbulspor isveç isviçre italya ivica olic j-league japonya jerry akaminko johan elmander jose mourinho jupp heynckes juventus jürgen klopp kadir has stadı kamerun kardemir karabükspor karlsruhe karşıyaka kasımpaşaspor kasper hjulmand kayserispor keylor navas kıymeti bilinmeyenler kocaelispor kolombiya konyaspor kosta rika kulüpler birliği la liga lazio lefter küçükandonyadis leipzig lens ligue 1 lionel messi liverpool livorno lokomotif moskova lomana lualua los galacticos lucas neill lugano lyon maç öncesi maç yorumu mahmut özgener mainz mali mamadou niang manchester city manchester united manisaspor mario balotelli mario götze marius alexe marsilya martin palermo mateja kezman medhi benatia mehmet ali aydınlar mehmet ekici meksika melih gökçek mersin idman yurdu mert günok mesut bakkal mesut özil metin diyadin metin oktay metin tekin mevlüt erdinç mhk michael owen michael skibbe milan milan baros miroslav klose muhammed demirci muhammet reis mustafa denizli mustafa yücedağ nadir çiftçi napoli necati ateş necip uysal newcastle united nicolas anelka nijerya nostalji notts county nuri şahin nürnberg oğuz çetin oğuz sarvan oğuzhan özyakup olcan adın olympiakos orduspor orhan şam osc lille oscar cordoba ömer toprak panathinaikos paok paraguay pep guardiola pierre webo portekiz porto portsmouth premier league premier lig psg ptt 1.lig radamel falcao rafael benitez rais m'bolhi raymond domenech real madrid real sociedad rıdvan dilmen ricardo quaresma rigobert song river plate robert lewandowski roberto carlos robinson zapata roma romario ronaldinho ronaldo rosenborg sabri sarıoğlu sakıp özberk samet aybaba samir handanovic sampdoria samsunspor schalke 04 selçuk inan selçuk şahin semih şentürk senegal sercan sararer serdal adalı sergen yalçın serie a servet çetin sezer öztürk shakhtar donetsk sırbistan simao sabrosa simon kuper simon zenke sinan bolat sinan engin sivasspor slaven bilic slovakya slovenya spor basını sportivi st etienne stefan scepovic stoke city stsl stuttgart süleyman koç süper final şampiyonlar ligi şenol güneş şili tayfun korkut temur ketsbaia tff thierry henry tim howard tim krul tolgay arslan tolunay kafkas tottenham hotspur toulouse trabzonspor transfer tsg 1899 hoffenheim tsl tugay kerimoğlu tunus türk telekom arena twitter u20 udinese uefa uefa avrupa ligi ufuk ceylan unutulmaz ikililer uruguay ümit karan ümit kayıhan ünal aysal valencia vfl wolfsburg villarreal vincent enyeama volkan şen watford wayne rooney werder bremen wesley sneijder yekta kurtuluş yeni zelanda yeşil burun adaları yıldırım demirören yılmaz vural yunanistan yunanistan süper ligi yusuf şimşek yücel ildiz zenit ziraat türkiye kupası ziya doğan zlatan ibrahimovic zoran simovic zvjezdan misimovic

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails