Uzunca bir süre ara vermiştim bu seriye. Ancak her zaman aklımın bir köşesindeydi ve Dalglish-Rush ikilisinden bahsetmeden geçmek içime sinmeyecekti.
Ada futbolunun bana göre en önemli ikilisini anlatmaya başlarken, onları bir araya getiren şeyin Liverpool sevgisi değil, kader olduğunu söylersem çok da hata etmiş sayılmam. Hoş, hayat boyunca yaşadığımız ya da karşımıza çıkan olayları kadere bağlamayı pek fazla tercih eden bir insan değilim ancak böyle mucizeleri de es geçmemek lazım. Ian Rush ve Kenny Dalglish'in ortak noktaları, başarıya mecbur oluşları dersek, fazla da yanılmış sayılmayız. Dalglish, Glasgow Rangers taraftarı bir gençken
şehrin diğer yakasındaki ezeli rakip ve hatta belki de ebedi düşman Celtic formasıyla kariyerine yön vermiş, Rush da Everton fanatiği bir genç olarak, ailesini pek de parlak olmayan ekonomik durumu nedeniyle, belki de en başta hiç istemeden Liverpool'a transfer olmuş ve kırmızıların efsanelerinden birisi olmuştu.
Bu efsane ikiliyi anlatmaya Kenny Dalglish'ten başlayalım. Dalglish'i 1977 yılında Liverpool'a taşıyan yetenek, onun yıllarca formasını giydiği ve Ada futbolunun en önemli fenomenlerinden birisi haline geldiği Celtic formasıyla kendisini göstermeye başlamıştı. Celtic'in uzunca süre satmamak için uğraştığı Kenny Dalglish, bir diğer Liverpool efsanesi Kevin Keegan'ın 500 bin pound karşılığında Hamburg'a gitmesinin ardından, İngiltere yolunu tutmuş ve 440 bin poundluk bedeliyle Ada'nın en pahalı transferlerinden birisine imza atmıştı. King, Liverpool'a Celtic formasıyla çıktığı 269 maçta 167 gol atmış futbolcu apoletiyle geliyordu. Bu transferin Liverpool tarihi için ne kadar önemli olduğu daha sonra ortaya çıkacaktı. Zira Liverpool, Kenny Dalglish'in kulüpte oyuncu ya da menajer olarak görev aldığı 17 yıllık dönemde sayısız başarı kazanacaktı.
1980 yılında, Kenny Dalglish Liverpool formasıyla harikalar yaratırken, takımın hücum hattına 19 yaşında bir Galli genç transfer ediliyordu. İlk yılında takıma bir türlü giremeyen, hatta kendi ifadesine göre soyunma odasında ağzından tek kelime bile çıkmayan Rush, daha sonra menajer Bob Paisley ile yaptığı konuşmanın ardından ceza sahası içinde daha bencil olması tavsiyesini aldıktan sonra bir anda kimlik değiştiriyordu. Bu uzun boylu bıyıklı genç, bir anda ceza sahasında ortalığı birbirine katar olmuştu. Her yerden, her şekilde ve iki ayağıyla da çok etkili vuruşlar yapıyor, inanılmaz gollere imza atıyordu. İlk dönemler Dalglish'le birbirinin alternatifi olarak oynatılan Rush, bir maçta mecburen Dalglish'le birlikte oynayınca ikili arasındaki uyum da ister istemez kendisini göstermeye başladı. Rush, o kadar benimsenmişti ki, Liverpool tribünleri, efsanevi grup The Smiths'in "Big mouth strikes again" isimli şarkısını Rush'ın burnuna gönderme yaparak "Big nose strikes again" şeklinde düzenlemişti.
En başarılı dönemlerini 1982-83 sezonunda yaşayan ikili, o sezon rakip fileleri toplamda 50 kez havalandırmayı başarıyordu. Artık Liverpool tribünlerinin efsanesi olan Keegan-Toshack ikilisinin pabucu dama atılmıştı. Kenny Dalglish ve Ian Rush'ın ortaklığı, yıllar sonra bile Ada futbolunun gördüğü en iyi ikili olarak lanse ediliyordu. Ian Rush, Liverpool forması giydiği maçlarda toplam 229 gole imza atarken, Kenny Dalglish de 118 kez topu filelere gönderiyordu. İkilinin kusursuz ortaklığı, birlikte oynadıkları dönemde Liverpool'a beş Premier Lig, bir Şampiyonlar Ligi, iki FA Cup ve dört adet de Lig Kupası kazandırdı.
0 yorum:
Yorum Gönder