Haftalardır beklenen haber bugün gerçekleşti. Önce Ahmet Bulut açıkladı, ardından Barcelona'nın sosyal medya hesaplarında duyuruldu. Arda Turan artık Barcelona'nın futbolcusu...
Sözleşme 5 yıllık. Barcelona, Atletico Madrid'e tam 41 milyon Avro ödedi Arda'ya formasını giydirebilmek için. Galatasaray bu transferden herhangi bir yetiştirme bedeli alamıyor. Arda başka kulübe kiralanabilecek veya Barça'nın transfer yasağı sebebiyle altı ay boyunca sadece idmanlara çıkmakla yetinecek. Barcelona'da göreve gelecek olan yeni yönetim isterse 20 Temmuz'a kadar 30.6 milyon Avro karşılığında Arda'yı Atletico Madrid'e satabilecek.
Blogda Arda Turan'a tepki gösterdiğim çokça yazı mevcuttur. Haksızlığa uğradığında onu savunduğum yazılar da vardır ancak bakıyorum da genelde Arda'ya tepki göstermiş, kızmışım. Fikrim halen değişmiş değil elbette. O dönemin şartlarında Arda bana göre çok büyük hatalar yapmış ve özellikle de Galatasaray'a zarar veren bir oyuncu olmuştu. İspanya transferi hem ona hem de
Galatasaray'a yaradı. İspanya'daki Arda Turan profesyonelliği, yabancı milletlerden oyuncularla bir arada uyumla çalışmayı ve aslında "yabancı olmayı" öğrendi. Atletico Madrid'le müthiş bir istikrar yakaladı. Önemli başarılar elde etti. Arada Türkiye'ye geldiğinde bana göre yine saçma laflar ettiği de oldu (faizler düşmeli konusu en başta) ama futbolculuğunu çok çok ilerilere taşıdı. Barcelona'ya da sonuna kadar hak ederek gitti. Umarım ki başarılarını sürdürür.
Bu transferi bir başka açıdan daha okumak lazım. Arda Turan Barcelona'ya transfer oldu diye geçiştiremeyiz. Altyapı eğitimini Türkiye'de alan bir oyuncu dünya üzerindeki en büyük 2-3 kulüpten birine transfer oldu diye düşünmek lazım. Bu hakikaten muazzam bir durum. Tabii ki bu transfer Türkiye'deki altyapıların mükemmel olduğu anlamına gelmez. İyi bile değiller. Arda gibi bir yetenek 15-20 yılda bir çıkar ve gider. Ama bunun bir alışkanlık haline geldiğini düşünelim. Sadece Arda değil, altyapısını Türkiye'de almış beş altı tane daha futbolcunun böyle zirve kulüplere transfer olabildiğini düşünelim. İşte o zaman Türk futbolu kurtulur.
0 yorum:
Yorum Gönder